Gönüllülük Paylaşmaktır

Gönüllülük Paylaşmaktır
27.11.2014
695
A+
A-

Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın desteğiyle Sakarya Üniversitesi Teknoloji Fakültesi tarafından yürütülen “Gönüllülük Eğitimi”, alanında uzman eğitimcilerin katılımıyla verildi.

“Gençlikte Pozitif Sinerji ve İstihdam Hareketi” (GEPS) kapsamında SAÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen eğitime, konuşmacı olarak Kişisel Gelişim Uzmanı Yüksel Bağışlar ile Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erhan Eroğlu katıldı.

Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği eğitimde söz alan Kişisel Gelişim Uzmanı Yüksel Bağışlar, gönüllü kavramının ne anlama geldiği, bireylerin neden gönüllü olduğu ve gönüllülük ile kazanılan beceriler gibi birçok konuya değindi. Gönüllü kişinin işini severek yapması gerektiğini ifade eden Bağışlar, gönüllü kişinin zor bir işe talip olduğunu, gönüllü olduğu işi önce kendisi için, sonra da insanlık için yapması gerektiğini anlattı. Bağışlar, “Hayatınızın her alanında mutlu olmak, zirve yapmak, kariyer sahibi olmak, sizden sonra geleceklere en iyi şeyleri bırakmak için gönüllü olmak ve paylaşmak gerekmektedir. Başka bir deyişle yaşatmak için yaşamak gerekir. İnsan tek başına mutlu olamaz. Etrafınızdakilerle mutlu olabilirsiniz. Onların gözlerinin parıltısı sizi mutlu eder. İşte bu nedenle gönüllü olmaktan bahsediyoruz. Bunun için de önce kendimizle yüzleşmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Kendinizi fark edin

İnsanın, dudağından çıkan iki kelimeyle karşısındaki kişiyi mutlu edebileceğini dile getiren Bağışlar, “Eğer her sabah aynadaki size gülümsüyorsanız mutlu olmayı başarabilirsiniz. Bu dünyada herkese ayrı ayrı ihtiyaç var. Kendinizi fark edin. Gönüllülük paylaşmaktır. Paylaşmak insanı mutlu eder. Paylaşmak, giymeye kıyamadığınız elbiseyi verebilmektir. Gönüllülüğün diğer şartı ise karşınızdakini gerçekten yürekten hissederek duygudaşlık kurabilmektir” şeklinde konuştu

Hayatınızı mahvetmek için hiçbir şey yapmamanız yeterli

Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erhan Eroğlu da konuşmasında hayatı anlamlı ve doğru yaşama konusundan bahsetti. İnsanların bilgi edinmeyi bıraktıklarında yaşlanmaya başladığına dikkat çeken Eroğlu, “Nereye gittiğini bilmiyorsan hangi yoldan gideceğinin bir anlamı yok. İnsanın 10 yıl, 20 yıl sonra kötü şartlarda yaşamak isteyeceğini sanmıyorum. Küçükten büyüğe her insanın hayalleri var. Hayalle hedef arasındaki en temel fark eylemdir. İstediğiniz yerlerde olmak için, mazeret bulmaksızın adım atmalısınız. Derler ki, insan ömrü tuvalet kâğıdı gibidir. Üzerinde kâğıt azaldıkça o rulo çok hızlı döner. İnanın kendi hayatınızı mahvetmek için hiçbir şey yapmamanız bile yeterli nedendir” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.

27/11/2014 – ST
695 kez görüntülendi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.