Eğitimin Ekonomi Politiği Konuşuldu

Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü tarafından “Eğitimin Ekonomi Politiği” paneli düzenlendi.

SAÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen panele Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin,  Rektör Prof. Dr. Muzaffer Elmas, akademik ve idari personel ile lisansüstü öğrenciler katıldı.

SAÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Fatih Savaşan başkanlığını yaptığını panelde, Doç. Dr. Mehmet Emin Altundemir, Doç. Dr. Bünyamin Bezci, Eğitim Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. İsmail Güleç konuşmacı olarak yer aldı.

Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin, panelde yaptığı konuşmasında, özel sektörün eğitimdeki payının yüzde 2-3 oranlarında kaldığını ifade etti. Türkiye’de özel sektörün eğitime yatırım yapmamasının sebeplerinin sorulması gerektiğini kaydeden Tekin, “Geçen yılki rakamlarla 16 milyon öğrencimiz var. Dershanelerin öğrenci sayısı da 4 milyon civarında. Aslında Türkiye’de özel sektör, eğitime kamunun ayırdığı payın yaklaşık yüzde 25’i kadar pay ayırıyor ama bu pay rasyonel değerlendirilemiyor” diye konuştu.

Dershanelerin dönüşümleriyle ilgili sürecin başladığına işaret eden Tekin, dershanecilik üzerinden yapılan yatırımların özel okullara aktarılması durumunda eğitimin ve özel sektörün payını yüzde 25’lere çıkarılabileceğini söyledi. Dershanelerin fırsat eşitliği sağladığı kanısının yanlış olduğunu dile getiren Tekin, dershanelere giderek üniversiteyi kazandığını söyleyen öğrencilerin oranının az olduğunu belirterek, “Bütün öğrenciler dershaneye gidiyor, hangi fırsat eşitliğini sağlıyoruz? Dershane ücretleri 400 lira ile 40 bin lira arasında değişiyor. 40 bin liralık dershaneye giden öğrenciyle 400 liralık dershaneye giden öğrenci arasında ‘fırsat eşitliğini sağlıyoruz’ dersek kendimizi kandırmış oluruz” ifadelerini kullandı.

Eğitim üzerinde vesayet uygulayan bir grubun Milli Eğitim Bakanlığı’nın kararlarını sabote etmek istediğini savunan Tekin, şunları söyledi: “Temel Öğretimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sınavlarını kurguladığımızda bu süreçten rahatsız olan grup, bizleri tehdit etti. ‘Size bu adımı attırmayız’ denildi. Hükümetimizin kararlılığını görünce bize B planıyla geldiler. Tamamen kendi çıkarlarını devam ettirecek mekanizma öngörüyorlar. Bunları söylerken o kadar rahatlar ki. ‘Bunu sen hazırlarsan, biz bunu parlamentoda engelleriz, oradan engelleyemezsek Anayasa Mahkemesinde iptal ettireceğiz’ diyorlar. Özgüven patlaması yaşamış gibi bunu söylüyorlar. Bu söylediklerini delillendirecek çok mahrem bilgileri paylaşıyorlar. Bunların hepsi, yıllarca eğitimle ilgili konuların masaya yeterince sağlıklı yatırılamamasının arkasında neler olduğunu gösteren hususlar.”

Yüksek Performansa Ödüllendirme Uygulaması

Dershanelerin dönüşüm sürecine bu grup dışındaki herkesin istekli şekilde başvuruda bulunduğuna vurgu yapan Tekin, Temmuz ayında iyi niyetli bütün dershane temsilcilerinin bu sürece dâhil olduklarını göreceklerini söyledi. Performansı yüksek öğretmenlere yönelik ödüllendirme mekanizması geliştirdiklerini ifade eden Tekin, Türkiye’deki 900 bin öğretmenin şu anda uygulanan performanslarını izleme, insan ve doğa sevgisi gibi kriterler üzerinden değerlendirme uygulamasının mümkün olmadığını sözlerine ekledi.

MEB Müsteşarı Tekin’in konuşmasında önce düzenlenen panelde İİBF Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Emin Altundemir, “Kurumsal Dershanecilik Sona Ererken” başlıklı bir sunum yaptı. Ardından Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Güleç, “Türkiye’de Öğretmen Yetiştirme Sorunu” üzerine bir sunum gerçekleştirirken, panel Doç. Dr. Bünyamin Bezci’nin “Türkiye’de Siyasal Zihniyetin Dönüşümü ve Eğitim” adlı sunumuyla sona erdi.

09/02/2014 – ST
592 kez görüntülendi.