Yazar Ali Haydar Haksal Diriliş Ekolünü Anlattı
Sakarya Üniversitesi bünyesinde düzenlenen KİTAPFEST’e “Diriliş Ekolü: Düşüncenin Dirilişi” söyleşisine yazar Ali Haydar Haksal konuk oldu.
Konuşmasına Sezai Karakoç’un hayatından bahsetmek istediğini söyleyerek başlayan Ali Haydar Haksal, “On yılda on beş milyon genç yarattık marşının söylendiği psikolojinin ve o dönemin bir çocuğudur Sezai Karakoç. Özellikle İslam Medeniyeti ve Düşüncesiyle bağlarını koparmış, alfabesini değiştirmiş, İslam alfabesini reddetmiş bir milletin içinde bulunduğu bir dönemden bahsediyoruz.” dedi.
“Mehmet Akif ile Sezai Karakoç arasında bir gönül bağı var”
Mehmet Akif Ersoy’un kendine has üslubundan bahseden Haksal, “Mehmet Akif Ersoy’un, Osmanlı Devletinin yıkılışı döneminde bir devletin ayakta kalmasını sağlamak adına bir çırpınışından söz edebiliriz. Has bir şair olmasına rağmen şiirini adeta feda eden bir düşünürden söz ediyoruz. Mehmet Akif ile Sezai Karakoç arasında bir gönül bağı var. Üstat Sezai Karakoç’un İslam’ın Dirilişi adlı ilk eserinde 1960 yılında Diriliş Dergisinde yayınlanan yazılardan bahsediliyor. Üstat Sezai Karakoç burada şunu der: ‘Bizim medeniyetimizle olan bağlarımızı sağlayanlardan biri Mehmet Akif’tir.’ Kendi döneminin şartları içerisinde milletimizle olan bağları koparmamak adına büyük bir mücadele veriliyor burada.” ifadelerini kullandı.
“Yahya Kemal, bir kültür ve medeniyet taşıyıcısıdır”
Sezai Karakoç dönemindeki farklı şairlerden bahseden Haksal, “Üstadın kendi döneminin başka şairleri de var Yahya Kemal, Ahmet Haşim, Abdülhak Hamit gibi birçok şair var o dönemde. Mehmet Akif’in özellikle İslam Medeniyeti düşüncesini merkeze alması bir bakıma bir risk olarak görülebilir. Bu gidişatla Yahya Kemal’den bahsedebiliriz. Yahya Kemal, aslında bir kültür ve medeniyet taşıyıcısıdır. Onun sorumluluğu bir anlamda odur.” diye konuştu.
Söyleşinin sonunda Yazar Ali Haydar Haksal imza etkinliğinde sevenleriyle bir araya geldi.
Haber-Fotoğraf: Rabia Uçar
1.038 kez görüntülendi.