Sakarya’da Gençlerde Dijital Bağımlılık Alarm Veriyor
Sakarya Üniversitesi Bilim İletişimi Ofisi bünyesinde gerçekleştirilen Bilim Söyleşileri serisinin üçüncü konuğu Sosyal Hizmet bölümünden öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Hüseyin Taylan oldu.
“Dijital Gençlik” başlığıyla düzenlenen söyleşide dijital çağda gençlerin karşılaştığı riskler ele alındı.
Söyleşide, 2016 yılında yüzde 7 olan dijital bağımlılık oranının 2025 yılı itibarıyla yüzde 42’ye yükseldiği ifade edildi. Instagram, X (Twitter), Facebook, WhatsApp ve TikTok gibi platformların yaygın kullanımı; erişim kolaylığı ve hız gibi unsurların, bağımlılığı artıran temel faktörler arasında yer aldığı vurgulandı.
“Dijital Gençlik Araştırması” sonuçları paylaşıldı
Sakarya genelinde 2025 yılında gerçekleştirilen “Dijital Gençlik Araştırması”, gençlerin dijital medya kullanım alışkanlıklarını, bağımlılık düzeylerini ve sosyal etkileşim biçimlerini kapsamlı biçimde ortaya koydu. Sakarya’nın 17 ilçesinden bin 713 kişiyle yapılan saha çalışması, gençlerin dijital dünyayla olan ilişkilerinde dikkat çekici bulgular sundu.
Günlük ortalama kullanım süresi 2 saatin üzerinde
Araştırma kapsamında elde edilen verilere göre, gençler dijital ortamda günlük ortalama 121 dakika sosyal medyada, 93 dakika internette, 64 dakika dijital oyunlarda, 64 dakika mesajlaşma uygulamalarında vakit geçiriyor. En çok kullanılan sosyal medya platformlarının başında yüzde 96 ile WhatsApp, yüzde 87,8 ile Instagram ve yüzde 85,5 ile YouTube yer alıyor. Twitter/X ve TikTok da yaygın kullanım gösteren diğer platformlar arasında bulunuyor.
Aile yapısı ve ebeveyn tutumları etkili
Araştırmada aile yapısının ve ebeveyn tutumlarının dijital bağımlılık üzerinde etkili olduğu görüldü. Parçalanmış aile yapısına sahip bireylerde sosyotelistlik oranı yüzde 69,7 iken, aşırı baskıcı ebeveyn tutumuna maruz kalan bireylerde akıllı telefon bağımlılığı oranı yüzde 59,3’e çıkıyor. Demokratik aile ortamında ise bu oran %38,3 seviyesinde kalıyor.
Akıllı telefon bağımlılığı yüzde 64 oranında
Dijital içeriklere karşı eleştirel yaklaşımın önemine değinen Taylan, akıllı telefon
bağımlılığının yüzde 64 oranında olduğunu belirtti. Söyleşi kapsamında “dijital yerli” ve “dijital göçmen” kavramları da tartışılarak, bireylerin teknolojiyle kurduğu ilişkinin yaşa ve döneme bağlı olarak nasıl farklılaştığı ele alındı.
Bağımlılık türlerinin maddesel (sigara, alkol gibi) ve davranışsal (internet, sosyal medya, oyun vb.) olarak ikiye ayrıldığını açıklayan Taylan, devletin her 5 yılda bir hazırladığı
kalkınma planlarında bağımlılıklarla mücadeleye yönelik strateji ve eylem planları
oluşturduğunu aktardı. Ailelerin bu süreçteki kritik rolüne değinen Taylan, ebeveynlerin bilinçli ve örnek bir tutum sergilemesinin sağlıklı bir nesil için büyük önem taşıdığını
vurguladı.
Etkinlikte ayrıca siber aylaklık, odaklanma sorunları ve sosyal bağların zayıflamasına bağlı olarak ortaya çıkan bireysel ve toplumsal sorunlar üzerinde de duruldu.
Bilim Söyleşileri serisinin üçüncü konuğu Prof. Dr. Hasan Hüseyin Taylan’ın, dijital gençlik konusunu boyutlarıyla ele aldığı konuşmasını izlemek için Sakarya Üniversitesi Youtube hesabını ziyaret edebilirsiniz.