Prof. Dr. Engin Yılmaz ‘Sözlük Bilimi Semineri’ne Katıldı

Prof. Dr. Engin Yılmaz ‘Sözlük Bilimi Semineri’ne Katıldı
03.02.2015
1.729
A+
A-

Türk Dil Kurumu uzman ve uzman yardımcılarına yönelik olarak düzenlenen Sözlük Bilimi Semineri 26 Ocak 2015 tarihinde gerçekleştirildi. Seminerde, sözlük biliminin temel sorunları ele alındı ve bu sorunlar için çözüm yolları tartışıldı. Seminere konuşmacı olarak Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Erdoğan Boz, Sakarya Üniversitesi’nden Prof. Dr. Engin Yılmaz, Mersin Üniversitesi’nden Doç. Dr. Bülent Özkan ve Ankara Üniversitesi’nden Doç. Dr. Paşa Yavuzarslan katıldı.

Seminerin ilk sunumunu Prof. Dr. Erdoğan Boz yaptı. “Basılı Sözlüklerden Elektronik Sözlüklere” başlıklı sunumuyla Boz, basılı sözlüklerden elektronik sözlüklere geçiş süreci üzerine genel bir değerlendirme yaparak bilgisayar ve elektronik aletlerin yaygınlaşması ve İnternet’in hayatımıza hâkim olmasıyla oluşan modern (yeni) hayatla, elektronik sözlüklerin devrinin başladığını ve basılı sözlüklerin devrinin kademeli olarak kapandığını belirtti. Boz, elektronik sözlüklerin dil bilimi, bilgisayarlı dil bilimi, dil ve edebiyat, terim bilimi, halk bilimi, güzel sanatlar, animasyon, sinema ve televizyon gibi birçok alanı ilgilendiren disiplinler arası bir çalışma alanı olduğunun altını çizdi. Boz’un altını çizdiği bir diğer önemli nokta da kuramsal sözlük bilimi alanında alt yapının çok eksik olduğu ve bu konuda alınması gereken çok mesafe olduğudur. Boz, sözlük bilimi çalışmalarında kuramsal çalışmalarla birlikte ISO standartlarına uyum sağlanmasının, kurumsal denetimin yapıldığı ve eleştiri ortamının oluşturulduğu bir sözlük hazırlanmasının, sözlük bilimi araştırma ve uygulama merkezlerinin açılmasının, sözlük bilimi alanında yayın yapacak bir derginin olmasının ve sözlük bilimi kuramının oluşturulmasının gerekliliğini belirterek konuşmasını sona erdirdi.

İkinci sunum Doç. Dr. Bülent Özkan tarafından yapıldı. “Elektronik Sözlükler ve Derlem Tabanlı Sözlük Çalışmaları” başlıklı sunumunda Özkan, bugüne kadar yapılan sözlük oluşturma çalışmalarının tanık toplamak, kişisel bilgilere dayanmak, fiş indeksi oluşturmak vb. yaklaşımlarla yapıldığını ancak bugüne bakıldığında bu yaklaşımların yerlerini bilişim teknolojilerinin paralelinde yeni birtakım yöntem ve yaklaşımlara bıraktığını belirtti. Derlemleri, bir dili dil bilimsel ölçütlere göre örneklemek amacıyla o dile ait yazılı ve sözlü metinlerden seçilerek standartlara göre düzenlenen metin parçalarının bütünü olarak tanımlayan Özkan, derlem oluşturulurken dikkat edilmesi gereken ölçütlerden ve derlem oluşturma süreçlerinden söz etti. Sözlük bilimi uygulamalarında da belirli bir dilde oluşturulmuş derlemlerden veri çıkarımında standartlaşmış birtakım araç ve yöntemlerin kullanıldığını, bunların en yaygın kullanılanlarının sözcük sıklığı çıkarımı ve bağımlı dizin oluşturma olduğunu dile getirdi. Özkan, bugün için sözlük bilimi çalışmalarının artık derlemler olmaksızın yürütülemeyeceğini, Türkçenin söz varlığının öncelikli olarak derlem dil bilimi yöntemleriyle yeniden yapılandırılması gerektiğini ve uluslararası alanda Türk sözlükçülüğünü ileriye taşımak için çalışmaların üst düzey hedefler belirlenerek yürütülmesi zorunluluğunu dile getirerek konuşmasını bitirdi.

Öğleden sonraki ilk sunumu Prof. Dr. Engin Yılmaz yaptı. “Sözlük Hazırlamada Temel Ölçütler: Hedef Kitle ve Amaç” adlı konuşmasında sözlük hazırlamanın ilk aşamasının «amacın belirlenmesi» olduğunu; amaç, bir dilin bütün sözvarlığını ortaya koymaksa buna uygun bir çalışma yapılması gerektiğini; belli bir düzeydeki öğrenciye seslenmekse, sözvarlığının sınırının ona uygun düzenlenmesi gerektiğini belirtti. Genel dile ilişkin bir sözlük mü hazırlanacağı, yoksa terim sözlüğü, deyimler sözlüğü gibi özel alan sözlüklerinin mi hazırlanacağının amaç belirleme aşamasında kesinleştirilmiş olması gerektiğini dile getirdi. Ayrıca sözlüğün hangi hedef kitleye sesleneceğinin belirlenmesinin de diğer aşamaların buna uygun olarak ilerlemesi açısından önemli olduğunu ekledi. Sözlüğün eş zamanlı mı art zamanlı mı hazırlanacağının tespitinin de önemli bir diğer etken olduğunu belirtti. Konuşmasının ikinci bölümünde de terim sözlükleriyle ilgili sorunları ele aldı. Terim sözlükleri hazırlanırken ele alınacak en önemli noktanın terimlerin nasıl yapıldığı, nasıl tanımlandırıldığı, örneklerin yeterli ve yerinde olup olmadığının tespiti olduğunu ekledi.

Dördüncü ve son sunum ise Doç. Dr. Paşa Yavuzarslan tarafından yapıldı. Yavuzsarslan, “Sözlüklerde Madde Başlarına Dair Bilgi Kategorileri” adlı sunumda bir sözlüğün mikro yapısı olarak adlandırılan dilsel kategorilerin neler olduğu ve bunların Türk Dil Kurumu sözlüğünde nasıl sunulduğuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Yazım ve sesletim bilgisinin, biçim bilgisinin, söz dizimi bilgisinin ve özellikle eylemlerin, sıfatların ve ilgeçlerin istem ve üye yapısının, sözcük türlerinin, bağlam ve kullanım bilgisinin sözlükte gösterilmesi gerektiğinden bahsetti.

Seminer, uzman ve uzman yardımcılarının çeşitli soru ve görüşleriyle katıldığı tartışma bölümüyle sona erdi.


1.729 kez görüntülendi.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.