SAÜ Afet Yönetim Uygulama ve Araştırma Merkezi’nden Kahramanmaraş Depremi Raporu

SAÜ Afet Yönetim Uygulama ve Araştırma Merkezi’nden Kahramanmaraş Depremi Raporu

Sakarya Üniversitesi Rektörlüğü Afet Yönetim Uygulama ve Araştırma Merkezi Jeofizik Mühendisliği Bölümü saha çalışmaları ışığında 2023 Kahramanmaraş Pazarcık (mw=7.8) ve Elbistan (mw=7.6) depremleri ile ilgili hazırladığı raporu açıkladı.

Sakarya Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Utkucu, İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sedat Sert, Dumlupınar Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Öğretim Üyesi Dr. Hatice Durmuş ve Iğdır Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Prof. Dr. Süleyman Nalbant tarafından hazırlanan raporda ilginç detaylar yer aldı. Sakarya Üniversitesi Afet Yönetim Uygulama ve Araştırma Merkezi ve Jeofizik Mühendisliği Bölümü tarafından yapılan masa başı çalışmaları ve 7 günlük deprem bölgesi saha gözlemlerinin sonuçları bağlamında 6 Şubat 2023 Pazarcık ve Elbistan (Kahramanmaraş) Depremleri hakkında aşağıdaki değerlendirmeler yapılmıştır:

  • İlk deprem olarak anılan Mw7.8 büyüklüğündeki Pazarcık depreminin meydana gelmesi yer bilimleri açısından bir sürpriz oluşturmamıştır. Bu deprem, Doğu Anadolu Fay Zonu’nun (DAFZ) Maraş Sismik Boşluğu olarak adlandırılan ve en az 500 yıldır büyük deprem sessizliği ile bilinen bir bölümünü ve bu boşluğun hem güneyinde hem de kuzeyinde yer alan komşu fay segmentlerini de içeren bir fay kırılması sonucu oluşmuştur. Fay boyunca kazılan hendeklerden gelen veriler, 1114 ve 1513 depremlerinin, boşluğu kıran son depremler olduğunu göstermiştir (Yönlü 2012). Boşluk etrafındaki gerilme yükü artışı ve geri plan depremselliğindeki anormal değişiklikler daha önce vurgulanmıştır  (Nalbant vd. 2002; Utkucu vd. 2023a).  Boşluk boyunca beklenen depremin büyüklükleri Mw7.4-7.7 olarak tahmin edilmiştir (Aktuğ vd. 2016; Utkucu vd. 2023a).
  • Ancak, Mw7.6 büyüklüğündeki ikinci anaşok depremin yaklaşık 9 saat sonra (DAFZ) Kuzey Kolu boyunca meydana gelmesi yer bilimleri açısından tam bir sürpriz oluşturmuştur. Deprem eğilimli bir ülke olarak, Türkiye’de büyük depremlerin uzay ve zamanda birbirine yakın olarak gerçekleşmesi nadir değildir. Örnek olarak, 1114’de 16 gün, 1866’da bir ay, 1943-1944’de 2 ay ve 1766 ve 1999’da 3 ay arayla büyük deprem çiftleri meydana gelmiştir. Bu önceki deprem çiftlerindeki depremlerden hiçbirinin saatler içinde meydana gelmediğine dikkat ediniz. Kuzey Kol’un aktif olduğu yer bilimleri açısından biliniyordu. Bununla birlikte, KAFZ ve DAFZ’nin güney koluna kıyasla çok daha nadir yıkıcı depremler ürettiğinden ve Türkiye’deki sınırlı sayıdaki sismoloji ve deprem jeolojisi uzmanlarının çabaları başta KAFZ ve DAFZ olmak üzere çok daha sık büyük deprem üreten faylara odaklandığından Kuzey Kol hakkındaki çalışmalar kısıtlı ve yetersiz kalmıştır. Ancak, DAFZ ana kol üzerindeki Maraş Sismik Boşluğu boyunca büyük bir deprem olacağı yer bilimleri tarafından başarıyla öngörülmüştür.
  • Yapılan gerilme modellemeleri birinci ana şok kırılmasının, ikinci ana şok olan 2023 Elbistan depremini tetiklediğini kanıtlamıştır (Şekil 1) (Utkucu vd. 2023b)
  • Yapılan saha çalışmaları ilk ana şokun DAFZ üzerinde yaklaşık 300 km’lik bir fay uzunluğu boyunca oluşan kırılma sonucu meydana geldiğini göstermiştir. DAFZ ana kolunun Amanos, Pazarcık ve Erkenek fay segmentleri olarak adlandırılan üç segmenti boyunca açıkça gelişen yüzey kırıkları belirlenmiştir.  Fay kırığı güneyde Kırıkhan’dan (Hatay) kuzeyde Çelikhan’a (Adıyaman) kadar uzanmaktadır. Bu gözlemlerden faydalanılarak tarihte 1114-1513, 1822 ve 1893 depremlerinde kırılan fay uzunluklarının birlikte kırılarak 2023 Pazarcık depremini oluşturduğu sonucuna ulaşılmıştır.
  • Saha çalışmalarında 2023 Pazarcık depremi yüzey kırıkları boyunca 4.5 m’ye ulaşan sol-yanal ve 1-2 m’ye ulaşan düşey yer değiştirmeler ölçülmüştür.
  • 2023 Pazarcık depremi kırılması ana kol boyunca değil, Pazarcık’ın kuzeyinde ana koldan ayrılan Narlı Segmenti adı verilen ikincil bir fay segmenti boyunca başlamıştır.
  • 2023 Pazarcık depreminin büyüklüğü, 1999 İzmit (Mw7.6) ve Düzce (Mw7.2) depremlerinin toplamından yaklaşık iki kat daha büyük olup, fay kırılması boyunca KD-GB yönünde uzayan bir hasar alanına neden olmuştur. Ancak ikinci ana şok D-B doğrultulu bir fayı kırmış ve hasarlı alanın doğu-batı doğrultusunda daha da genişlemesine neden olmuştur. Her iki anaşokun büyüklükleri de eklendiğinde, afet yardım çalışmalarını zorlaştıran 11 ili kapsayan geniş bir hasar alanı oluşmuştur.
  • Yapılan deprem gerilme modellemesi sonucunda Antakya Fay Zonu boyunca meydana gelen 20 Şubat 2023 Mw6.4 depreminin 2023 Pazarcık depreminin artçı depremi olduğu belirlenmiştir (Şekil 2). Yapılan modelleme Mw6.4 depreminin 2023 Pazarcık depremi tarafından tetiklendiğini açıkça göstermektedir. Ayrıca, birinci ana şokun ardından 12 Şubat’a kadar saatlik ve o günden sonra 20 Şubat’a kadar günlük artçı deprem faaliyeti animasyonu ekte yer almaktadır. Animasyon, Şubat 2022’den ilk ana şokun meydana gelmesine kadar geçen zaman aralığında aylık geri plan depremsellik etkinliğini de içermektedir.
  • Türkiye’de yüksek bir deprem tehlikesi olduğu gerçeği bir kez daha bu acı tecrübe ile anlaşılmıştır. Sadece günümüzdeki yıkıcı depremler değil, geçmişte yaşanan onlarca büyük deprem de bu gerçeği desteklemektedir. Bu da Türkiye’de deprem bilim çalışmalarının ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Deprem bilim çalışmaları ve eğitimi, deprem güvenliği ve afet yönetimi Türkiye’de birinci öncelikler arasında yer almalı ve sismoloji ve deprem jeolojisi bilim alanlarında uzmanlar yetiştirilmelidir.

Saha gözlem raporuyla ilgili ayrıntılı bilgiye ulaşmak için TIKLAYINIZ


4.149 kez görüntülendi.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.