Orta Doğu’da Yeni Hedef Türkiye mi?
Sakarya Üniversitesi Bilim İletişimi Ofisi bünyesinde düzenlenen Bilim Söyleşileri serisinin yedinci konuğu, Sakarya Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Kemal İnat oldu. Söyleşinin moderatörlüğünü ise Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Caner üstlendi.
Yükseköğretim Kurulunun (YÖK) ülke genelindeki üniversitelerde başlattığı “Bilim Kafe” etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen söyleşi, güncel ve çarpıcı bir tema olan “İran-İsrail Savaşı”na odaklandı. Söyleşinin açılışında konuşan Dr. Caner, “Bugün Türkiye’deki tüm üniversiteler bilim vatan diyor” ifadelerini kullanarak, sözü Prof. Dr. Kemal İnat’a bıraktı.
“İran-İsrail Savaşı” temasıyla gerçekleştirilen söyleşide İsrail-İran çatışmasının uluslararası sisteme etkileri, İsrail’in bölgesel politikaları, Türkiye-İsrail ilişkilerindeki gerilim, İran’ın askeri ve diplomatik zaafiyetleri, ABD’nin sürece yaklaşımı ve İran’ın gelecekte atması gereken adımlar ele alındı.
İsrail’in İran’a yönelik saldırısıyla başlayan süreci değerlendiren Prof. Dr. Kemal İnat, yaşananların uluslararası sistemin nasıl işlediğini açık biçimde ortaya koyduğunu ifade etti. Bu süreçte uluslararası ilişkilerin çoğu zaman hukuktan çok güç dengesi üzerinden yürüdüğünü vurgulayan Prof. Dr. İnat, İsrail’i bölgedeki “siyonist güç” olarak tanımlayarak, bu yapının Orta Doğu’da kendisine tehdit oluşturabilecek aktörlere karşı her zaman sert tavır sergilediğini belirtti.
Türkiye savunma kapasitesini artırmak zorunda
İsrail’in Türkiye’ye yönelik olası tavrını da yorumlayan Prof. Dr. İnat, Nisan ayında Suriye üzerinden yaşanan Türkiye-İsrail gerilimine dikkati çekti. İsrail’in, Türkiye’nin Suriye’de etkin ve güçlü bir askeri aktör olmasını istemediğini, askeri kapasitesinin artmasının ise İsrail için ciddi bir tehdit algısı oluşturduğunu belirten İnat, Türkiye ile İsrail’in doğrudan karşı karşıya gelip gelmeyeceğinin ise büyük ölçüde İsrail’in tehdit algısına bağlı olduğunu dile getirdi.
İran-İsrail çatışmasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. İnat, İran’ın hazırlık noktasında yetersiz kaldığını ve İsrail’in ise uzun süredir oluşturulan “vurulmaz İsrail” imajının ciddi şekilde sarsıldığını aktardı.
Diplomatik esneklik önemli
Türkiye’nin Batı ile yaşadığı sorunları da hatırlatan Prof. Dr. İnat, Türkiye’nin diplomatik esneklik göstererek baskıyı kırabildiğini, İran’ın da benzer bir yol izlemesi gerektiğini vurguladı. Askeri kapasitenin güçlenmesi için ekonomik iyileşmenin önemine dikkati çeken Prof. Dr. İnat, bunun için de ambargo ve yaptırımların kaldırılmasının gerektiğini belirtti.
Bilim Söyleşileri serisinin yedinci konuğu Prof. Dr. Kemal İnat’ın İran-İsrail krizini farklı boyutlarıyla ele aldığı konuşmasını izlemek için Sakarya Üniversitesi Youtube kanalını ziyaret edebilirsiniz.